DEVAM: 5. Yolculukta
İki Namazı Birleştirerek Kılmak
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
أَبُو
مُعَاوِيَةَ
حَدَّثَنَا
الْأَعْمَشُ
عَنْ حَبِيبِ
بْنِ أَبِي ثَابِتٍ
عَنْ سَعِيدِ
بْنِ
جُبَيْرٍ
عَنْ ابْنِ
عَبَّاسٍ
قَالَ جَمَعَ
رَسُولُ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بَيْنَ الظُّهْرِ
وَالْعَصْرِ
وَالْمَغْرِبِ
وَالْعِشَاءِ
بِالْمَدِينَةِ
مِنْ غَيْرِ خَوْفٍ
وَلَا مَطَرٍ
فَقِيلَ
لِابْنِ
عَبَّاسٍ مَا
أَرَادَ إِلَى
ذَلِكَ قَالَ
أَرَادَ أَنْ
لَا يُحْرِجَ
أُمَّتَهُ
İbn Abbas (r.a.)'dan;
demiştir ki; Resûlullah (s.a.v.) korku ve yağmur olmaksızın Medine'de öğle ile
ikindiyi ve akşam ile yatsıyı cem etti (ikisini bir arada kıldı).
İbn Abbâs'a Resûlullah
(s.a.v.)'in bununla neyi kasdettiği sorulunca: Ümmetine kolaylık getirmeyi
murad etti, diye cevap verdi.
İzah:
Müslim, müsâfirîn;
Tirmizî, mevâkît; Nesâî, mevâkît
1. İbnu'l-Münzir'in
beyânına göre bu hadis-i şerifi hadis ulemasından pek çok kimse rivayet etmiş
ve hastalık yağmur ve korku gibi hiç bir Özür olmadığı halde hazarda iki namazı
cem ederek kılmanın caiz olduğunu söylemişlerdir.
Yine îbn Münzir'e göre
Resûl-i Ekrem (s.a.v.)'in söz konusu namazları, bir ma'zeretinden dolayı
birleştirerek kıldığı iddia edilemez. Çünkü Resûl-i Ekremin bu namazları böyle
birleştirerek kıldığı hadis-i şerifte "Ümmetini meşakkate sokmamak
için" cümlesiyle açıklanmıştır. Artık başka bir sebeb aramaya lüzum
yoktur.
2. ibnSîrîn'e göre âdet
haline getirmemek şartıyla hazarda namazları mazeretsiz olarak birleştirerek
kılmada bir sakınca yoktur. Delili ise şu hadis-i şeriflerdir:
a. İbn Abbâs Basra'da
-meşgul olduğu bir günde- öğle ile ikindiyi ve akşam ile yatsıyı bir arada
kıldı. Aralarında başka bir namaz kılmadı ve Medine'de Resûlullah (s.a.v.) ile
birlikte öğle ile ikindiyi sekiz rekat bir arada kıldığını ve arasında başka
bir namaz kılmadığını söyledi.[Nesâî, mevâkît]
b. Bir gün İbn Abbâs
ikindiden sonra bize hutbe irad etti. Halk "namaza, namaza" demeye
başladılar, derken Beni Temim'den fütursuz ve sözünü esirgemeyen bir adam
gelerek "namaza, namaza" dedi. Bunun üzerine îbn Abbâs:
Bana sünneti mi
öğretiyorsun be annesiz kalası! dedi ve şunu ilave etti: Ben Resûlullah
(s.a.v.)'in öğle ile ikindiyi ve akşamla yatsıyı cem’ ederek kıldığım gördüm.
Abdullah b. Şakik dedi
ki: Bu sözden kalbime bir şüphe düştü de Ebû Hüreyre'ye giderek ona sordum. İbn
Abbas'm sözünü o da tasdik etti.[Müslim, musâfirîn]
3. Ulemânın çoğunluğuna
göre bu hadiste "yağmur yoktu” cümlesinden maksat, "devamlı ve
şiddetli bir yağmur yoktu" demektir. Çoğunluğu teşkil eden ulemâ bu
sözleriyle yağmur olmadan namazları cem ederek kılmanın caiz olmadığını
söylemek istiyorlar.
4. Hanefî ulemasına
göre buradaki cem'den maksad, şeklî bir cem'dir. Hakiki cem' değildir. Bu daha
önce de açıklandığı gibi birinci namazı son vaktinde ikinci namazı ise ilk
vaktinde kılmakla olur.
Nitekim Ebû İsâ
et-Tirmizî de meşhur Sünen'in de rivayet ettiği "İki namazı özürsüz
olarak cem eden büyük günahların kapılarından birine adım atmış olur”[Tirmizî,
salât] Ayrıca "bazı ilim adamları yanında amel bu hadis üzeredir. İki
namazı bir arada kılmak ancak seferde veya Arafat'da olur" demektedir.